Prof. Dr. Cem Coşkun Avcı, derhal her yaşta görülebilen omuz ağrıları ile güç kaybının altından biseps tendonu yaralanması çıkabileceğini deklare etti. Prof. Dr. Avcı, biseps tendonunda en sık 2 tür hastalığın görüldüğünü belirterek “Biseps tendonu, omuz eklemini sabitleyen, dirsek ekleminin katlanmasını elde eden bir tendondur. Bu tendonla en sık iltihabi durumlar ve biseps tendon yırtıkları görülür. Biseps iltihapları her yaşta oldukca sık görülen bir rahatsızlıktır. Biseps tendon yırtıkları çoğu zaman omuz ekleminin zorlanması, ters bir hareket yapılması ya da eklemin yaşla beraber yıpranmasıyla görülür. Omuz ekleminde yırtıklar ve sıkışma hastalıklarına istinaden biseps tendinitleri doğrusu iltihapları oluşur” diye konuştu.
“Sigara ve kolesterol ilacı kullananlar risk altında”
Bilhassa ağır spor ve ağır iş yapanlarda aşırı zorlanmalara bağlı anormal kasılma sonucunda eklem içinde biseps tendonunun kopmasının görülebileceğine değinen Prof. Dr. Avcı, “Biseps tendonunda ilk olarak omuz içinde kopmalar gerçekleşir, omuz ile ilgili şikayetlere sebep olur. Öteki sebebi ise iki eklemli kas olduğundan dirsekten de kopabilir. O vakit da dirsek eklemi ile ilgili hastalıklara sebep olur. Dirsek ekleminden kopması daha oldukca genç yada orta yaşlarda görülürken omuz içinde kopması daha ileri yaşlarda görülür. Her halükarda hastalarda ağrı ve güç kaybı şeklinde şikâyetlere sebep olur. Biseps tendonu yırtığında hem sigara ve alkol hem de kolesterol ve türevi ilaç kullananlar risk altındadır. Bu yüzden tendonda oluşan ani bir zorlama sonucu yırtık oluşabilir. Tendon iltihaplarına geldiğimizde ise daha oldukca omuz sıkışma hastalığı ile çoğalır. Omuz sıkışması da toplumda yüzde 40 ila 45 içinde görülür. Dolayısıyla iltihapları yırtıklara bakılırsa daha sık görebiliriz. Biseps tendonunda eklem içi yırtıkları vardır bunlar da aynı şekilde sporcularda ve ağır iş yapanlarda sık görülür” şeklinde konuştu.
Temel reis pazısına dikkat
Dr. Avcı, biseps tendonu tedavi edilmediğinde ağrının omuzdan aşağı yayılacağını ifade ederek şu detayları verdi: “Tedavi edilmediği vakit kısmi yırtıklar tam yırtığa dönüşebilir. Tam yırtığa dönüştüğü zamanda kolda kozmetik açıdan rahatsız edici ‘temel reis pazısı’ dediğimiz biçim bozukluğu oluşur. Bilhassa dirsekteki katlama enerjisini belirgin şekilde azalır. Mesela; kuvvetli şekilde bir şeyleri tutmak, çevirmek ve ağır kaldırma esnasında hasta ağrının yanı sıra zayıflık hisseder. O yüzden tedavi edilmediğinde irin yada kısmi yırtıklar tam yırtığa dönüşüp bu şekilde fonksiyon kısıtlamasına niçin olur. Tedavi hastalığın evresine bakılırsa medikal dediğimiz ilaç ve fizik tedaviyle ya da cerrahiyle yapılabilir.”
“3-6 aydan uzun devam eden şikayette kapalı ameliyat koşul”
Cerrahi dışı tedavilerde hastanın ağır işlerden kaçınarak, dinlenmesini tavsiye ettiklerini belirten Prof. Dr. Avcı, “Dinlenme sürecinde buz uygulamaları yararlı oluyor. Kişinin yapmış olduğu ağır aktiviteler var ise onları kısıtlamak gerekiyor. Steroid olmadan kullanılan antiinflamatuar ilaçlar hem ağrıyı hem de yangıyı azaltıyor. Oldukca ağrılı durumlarda gerekirse kortizonlu steroid enjekte ediliyor. Bu işlem sık tekrarlanırsa tendonu zayıflattığı için yırtığı kolaylaştırıyor. Sadece belli aralıklarla yapılması yarar sağlayabilir. Eğer bu tedavilerden cevap alınamazsa, bilhassa 3 ila 6 aydan uzun devam eden şikâyetler var ise o vakit cerrahi müdahale gerekebilir. Cerrahi tedavileri artık kapalı yöntemlerle yapıyoruz. Yırtık ya da iltihaplı tendonu eklem içinden görüntüleyip o bölgenin tamiri yada kemiğe sabitlenmesi şekilde bir işlem uyguluyoruz. Oldukca ileri yaşlardaki hastalarda ise asla kemiğe sabitlemeden yırtık olan kısmın serbestleştirilmesi dahi kafi olabilir bu da tedavi sürecinin süratli ilerlemesini sağlar” ifadelerini kullandı.
