Ilk olarak içecekleri sıcakken içmek gırtlak kanseri riskini arttırıyor. Meydana getirilen araştırmaların sonucuna nazaran; içeceklerin ocaktan alınıp sıcakken içilmesi boğaz dokusuna hasar veriyor. İçecekleri sıcak tüketenlerin gırtlak kanserine yakalanma oranı ise daha yüksek. Bu yüzden içecekleri bekletip ılıdıktan sonrasında tüketmeliyiz. Diyetisyen Selin İnal Türkiye’de kullanımı fazlaca yaygın olan bu içeceklerle ilgili şunları söylemiş oldu…
“Çay ve kahveyi şekerli tüketiyorsanız, gün içinde fazla enerji ve şeker alımınıza niçin olabilir. Uzun sürede yüksek dozda şeker tüketimi aşırı kiloluluk, kanser şeklinde hastalıklara yol açabilmektedir. Bu yüzden bu içecekleri şekersiz tüketmeliyiz. Ne vakit tüketmeliyiz? Çay ve kahveyi yemekten derhal sonrasında tüketmemeliyiz. Çay yemekten derhal sonrasında içilirse demir emilimini engeller. Bunun sonucunda anemi (kansızlık) görülebilir. Bilhassa bayanlar daha fazlaca risk altındadır. Yiyeceklerden minimum 1 saat ilkin ve sonrasında çay içmemeliyiz. Ne kadar tüketmeliyiz? Çay/kahveyi su yerine tüketmeyin. Çay ve kahve diüretik şu demek oluyor ki idrar söktürücüdür. Bu yüzden vücutta su yitirilmesine niçin olur. Bilhassa bu soğuk havalarda çay/kahve içip su içmeyi ihmal etmeyin. Kahvenin birçok iyi tesiri de bulunmaktadır. İçerisindeki kafein yardımıyla dikkatini arttırır, zinde kalmanızı sağlar. Dolaşım sistemini hızlandırır. Kafeinin fazlası ise zararlıdır. Çarpıntıya, tansiyona ve uykusuzluk haline niçin olabilir. Günlük maksimum kafein miktarı 300-400 mg’dır. 1 fincan Türk kahvesi 57 mg 1 fincan filtre kahve 165-200 mg 1 fincan demleme çay 20-110 mg (dem miktarına nazaran değişmektedir) 1 fincan poşet çay 30 mg kafein içermektedir. Tüm besinlerde olduğu şeklinde çay/kahvede de sınırları aşmamak gerekmektedir.”
