Beyindeki trigeminal sinirin yüz bölgesine yayılımı esnasında çeşitli nedenlerle basıya uğraması sonucu kendini gösteren, beyincik damarının sinire bası yapması, tümör basısı, irin, multiple skleroz benzer biçimde nedenlerle ortaya çıkan trigeminal nevralji, her 100 bin kişiden 5’inde görülüyor. İzmir’in Menemen ilçesinde yaşayan ve bir tıp merkezinin sahibi olan 70 yaşındaki 2 çocuk anası Beşire Şendur’un ilk şikayetleri de 8 yıl ilkin başladı. Durup dururken ağız bölgesine yayılan ağrılar sebebiyle aniden ağzını bile açamayacak hale gelen Şendur, ağrıları sebebiyle yiyecek yiyemez ve konuşamaz hale geldi. Ağrısını “Gözlerim yerinden çıkacak benzer biçimde oluyordu” diye özetleyen ve hatta ağrıdan kurtulmak için sağlam dişlerini çektiren Şendur, başarıya ulaşmış geçen ameliyat sonrası ağrılarından kurtuldu. Sağlığına kavuşmanın mutluluğunu yaşayan Beşire Şendur’un ilk hedefi ise Uzak Doğu’ya gitmek.
Yaşadıklarını özetleyen Şendur, “Ağzımı açtığımda sanki elektrik verilmiş benzer biçimde bir ağrı saplanıyordu. Tam da o sırada dişlerimi yaptırıyordum. Ben ağrıları diş tedavisine bağladım. Diş hekimimden dişlerimi çekmesini istedim. Diş hekimim de dişlerimin sağlam bulunduğunu söyleyerek çekmek istemedi fakat ben ağrıdan kurtulmak için ısrar eden olarak çektirdim. Sadece ne yazık ki ağrılarım dinmedi” dedi.
8 senedir ilaç kullanıyordu
Sonrasında trigeminal nevralji tanısının konulduğunu ifade eden Şendur, “Bana hastalığın tek çaresinin ilaç kullanmak olduğu söylendi. Hep ilaç kullanıyordum ve devamlı ilacın dozunu artırıyordum. Soğuk ve sıcak hava, fazla acı, fazla tatlı, yediğim her şey ağrıları daha da tetikliyordu. İlaçlar beni sarhoş benzer biçimde yapıyordu, yataktan kalkamıyordum. Bir taraftan işlerim de var, onları takip etmekte zorlanıyordum. O denli fena bir şey ki, şiddetli ataklarda ağzımı asla açamıyordum, yiyecek yiyemiyordum. Gözlerim yerinden çıkacak benzer biçimde oluyordu ve ne yazık ki bu ataklar kimi zaman 1 ay sürüyordu” diye konuştu.
“Uzak Doğu’ya gideceğim”
Evlatlarının devamlı hastalığın çaresini aradığını, bu aramalar esnasında Doç. Dr. Özhan Merzuk Uçkun’un bu ameliyatı yaptığını öğrendiklerini özetleyen Şendur, bir dakika bile düşünmeden ameliyat olmaya karar verdiğini ve ameliyattan sonrasında asla ağrı yaşamadığını belirterek, “Özhan hoca, İzmir’de değil dünyanın diğer ucunda da olsa giderdim. Şu an oldukça iyiyim. Hastalığım sebebiyle oldukça istediğim bir seyahat vardı yapamamıştık. Uzak Doğu’yu görmeyi oldukça isterim. Kısmetse ilk işim tatile çıkmak olacak” şeklinde konuştu.
Ameliyatla yüzde 95 başarı şansı
Operasyonu gerçekleştiren Medicana International İzmir Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Özhan Merzuk Uçkun, trigeminal nevraljide ağrının bu sinirin dağıldığı yüz bölgesinde ani ve ataklar halinde görüldüğünü belirterek, “Bu hastalık daha oldukça 50-60’lı yaşlardan sonrasında ortaya çıkar. Trigeminal sinirin dağılımı olan alt ve üst çene, yanak ve göz bölgesinde olur. Ağrı zonklayıcı, şimşek çakar tarzda olur. Belli aralıklarla gelir ve geçer. Her geçen gün ağrı aralıkları kısalır ve dayanılmaz hale gelir. Yiyecek yeme, tıraş olma, diş fırçalama, yüz yıkama benzer biçimde durumlarda ağrı tetiklenir. İlaç tedavisi ne yazık ki bir süre sonrasında yetersiz kalmaya adım atar. Hastaların ilaç tedavisinden yarar görmemeye başladığı durumda cerrahi en kati çözümdür. Bu operasyonlarda başarı şansı yüzde 95’tir. Şahıs ameliyattan sonrasında trajik ve ani olarak ağrıdan kurtulur” dedi.