6 Şubat Pazartesi günü meydana gelen ve 10 ilimizi etkisi altına alan depremlerin enkazı altında kalan hemşerilerimizi kurtarma çalışmaları devam ederken, kurtarılanlara önemli uyarı geldi. Acil Tıp Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Başar Cander, enkazdan canlı olarak kurtarılan vatandaşlarımızın karşılaşabilecekleri çok önemli iki sağlık sorununa dikkat çekti. prof. Dr. Cander, bu sorunların enkaz altında ezilmeden gelişebilen travma ve buna bağlı olarak kış koşullarından gelişebilen ezilme sendromu ve hipotermi olduğunu söyledi.
Yaşanan felaketi ‘yüzyılın felaketi’ olarak nitelendiren ve “Felaketin boyutlarını henüz göremedik. Bunu ölü ve yaralı sayısında da görüyoruz. Sayılar artıyor ve ne yazık ki artmaya devam edecek” diyen Prof. Dr. Cander, şöyle devam etti:
“Enkazdan çıkan kişilerde sağlık ekiplerinin ilk dikkat etmesi gereken travmadır. Bu travma kurallarına göre ele alınmalıdır. Örneğin yaralı molozlardan çok ince çalışılarak kademeli olarak uzaklaştırılması gerekir. Büyük olasılıkla kapalı bir alanda olacağı için öncelikle alan genişletilmelidir. Yaralılar hemen çıkarılamaz. Belirli bir yerde çıkarılması gerekiyor. Aksi takdirde, yaralanan kişiye yarardan çok zarar vermiş olursunuz. Bu nedenle bu operasyonların mümkün olduğunca eğitimli ve profesyonel kişiler tarafından yapılması gerekmektedir.
“Crush sendromu” gelişebilir.
Sürecin uzamasıyla birlikte travma durumlarında kas enzimlerinin kana karışması nedeniyle “ezilme sendromu” adı verilen fenomenin gelişebileceğini vurgulayan Prof. Dr Cander, “Bu nedenle şartlar uygunsa tedaviye enkaz altından başlanmalıdır. Örneğin, yaralı kişinin kolu gibi bir uzva ulaşılabiliyorsa, hemen bir IV hattı açmak ve serumu bağlamak çok önemli olabilir. Çünkü yaralıları enkazdan çıkarmak saatler sürebiliyor. Böylece hayatta kalma şansımızı arttırmış oluyoruz. Bu yüzden yaralıların çıkarılabileceği ortam oluşturulurken boyunluk takılarak ve bel bölgesi korunarak yaralılar uygun bir pozisyonla çıkarılmalı ve “dörtlü taşıma yöntemiyle” enkazdan çıkarılmalıdır. günlük taşıma”.
Crush sendromunun böbrek yetmezliği başta olmak üzere birçok organ sorununa neden olabileceğini vurgulayan Prof. Cander, “Bu nedenle enkazdan çıkarılan yaralıların sevk edileceği sağlık merkezlerinin buna göre düzenlenmesi gerekiyor. Örneğin diyaliz makineleri devreye alınmalı.”
Crush sendromunun kandaki potasyum artışına da neden olabileceğini kaydeden Prof. Cander, bu durumun ani kalp durmasına da yol açabileceğine dikkat çekti.
İkinci hipotermi riski
Kış koşullarında depremden sonra yaralılar için en büyük ikinci riskin “hipotermi” olduğunu hatırlatan Prof. Başar Cander, “Bildiğiniz gibi hipotermi vücut ısısının aşırı düşmesine bağlı olarak gelişen bir tablodur. Zamanında önlem alınmazsa, literatürde ‘ventriküler fibrilasyon’ olarak tabir ettiğimiz ölümcül kalp ritmi bozuklukları ve ısının aşırı düşmesi sonucu hasta kardiyak arrest nedeniyle ölebilir. Bu, halk arasında “donmuş ölüm” olarak adlandırılan tablodur.
Bu nedenle yaralı kişinin bulunduğu bölgeye sıcak hava verilmesi ve yaralı kişinin hemen özel bir battaniye ile sarılması zorunludur. Mağdurun bilinci yerinde ise; Travma, açık yara ve iç kanama açısından bir sorun olmadığından emin olunursa kademeli olarak sıcak veya ılık içecekler verilebilir. Bu, kurbanın vücut ısısının yükselmesine yardımcı olacaktır. Ancak bilinç kapalıysa ve travma, iç kanama şüphesi varsa bu ameliyat tehlikeli olabilir. Bu durumda açık damar yolundan verilecek serumun ılık olması avantajlı olur” dedi.