Bu zamanda gündüzlerin kısa olması, aktivite sayısındaki azalma, hareketsiz yaşam ve atıştırılan öğün sayısındaki artış benzer biçimde nedenlerden dolayı süratli kilo alımı olabileceğine dikkati çeken Atabek, “Meydana getirilen aktivitelerin azalması ve uzayan günler, beslenme alışkınlıklarımızı da bozabilmektedir. Kışın mevcut beslenme alışkanlıklarımız içinde tamamlanmamış ya da fazla olan maddeleri dengelemek daha çok ehemmiyet taşımaktadır” diye konuştu. Atabek, uzun kış gecelerinde aktivite sayısını artırmanın aşırı kiloluluğun önüne geçmek için mühim bulunduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti: “Bilhassa çocuklar kışın okullarına servislerle gidip gelmekte ve okuldaki kantinlerden rastgele besin tüketebilmektedir.
Çocuklar, gündüzlerin kısa olduğu soğuk kış günlerinde daha çok tv başlangıcında kalıyor ve bilgisayar benzer biçimde teknolojik araçlarla zaman geçiriyor. Fizyolojik aktivitenin azalmasına neden olan bu yaşam modeli hem de daha çok gıda atıştırılmasıyla sonuçlanarak, aşırı kiloluluğun gelişmesi için hazırlayıcı, kolaylaştırıcı ve ortaya çıkarıcı rol oynuyor. Çocuklar bilhassa okullarda kapalı spor tesislerinde tertipli egzersizler yapmalı ve onlar için iyi bir beslenme programı uygulanmalı.” Günlük yaşantıda asansör yerine merdiven kullanılması, tertipli şekilde kolay hareketlerin yapılması önerisinde bulunan Atabek, kış gecelerinde bilhassa yatmadan ilkin daha azca kalorili yiyeceklerin tüketilmesi ve porsiyonların küçültülmesi icap ettiğini sözlerine ekledi.
