“Menopoz, kadın cinsel sağlığı için bir son değil, yeni ve farklı bir dönemdir”

3

Menopoz süreci hakkında açıklamalarda bulunan Hanım Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Banu Öndeş, bu devrin fizyolojik, ruhsal ve hatta toplumsal olarak tüm yönleriyle ele alınması icap ettiğini beyan etti ve menopozun hanım cinsel sağlığı için bir son değil, yalnızca yeni bir dönem bulunduğunun altını çizdi.

Dünya Sıhhat Örgütü’nün tanımına nazaran menopoz, yumurtalık faaliyetlerinin sonlanması ile aylık menstrüasyon döngüsünün kalıcı olarak sona ermesidir. Menopozu, ‘üreme kabiliyetini yitirmek’ şeklinde değerlendirmek yerine hanım bedeninin üreme işlevine son vermesi ve üreme sistemini bu doğrultuda tekrardan şekillendirmesi olarak yorumlamanın daha doğru olacağını belirten Dr. Öğr. Üyesi Öndeş, “Menopoz hanım cinsel sağlığı için bir son değil, yalnızca yeni ve değişik bir dönemdir” dedi.

Dönüşüm sürecine değinen Dr. Öğr. Üyesi Öndeş, “Hanım cinsel sağlığının bu yeni süreci üç değişik aşamada gerçekleşir. Bunlar; ilk emare ve bulguların fark edilmiş olduğu premenopoz süreci, son menstrüasyon kanaması itibariyle süregelen menopoz süreci ve menopozdan bir yıl sonrasında başlayarak yaşlılık dönemine kadar devam eden postmenopoz süreci şeklinde sıralanır” şeklinde konuştu.

Premenopozda görülen emareler

Dr. Öğr. Üyesi Öndeş, premenopozda görülen emareleri şu şekilde deklare etti: “Premenopoz olarak adlandırılan menopozun erken süreci çoğunlukla 45-47 yaş içinde gerçekleşir sadece bazı 50 yaşa kadar da gecikebilir. Menopoz öncesi en sık görülen ve menopoz başlangıcını işaret eden ilk emare tane kanamalarındaki düzensizliktir. Bu zamanda kanamalar aynı ay içinde birden fazla kez görülebildiği benzer biçimde, bir aydan fazla süre süresince asla kanama gerçekleşmemesi de mümkündür. Premenopoz dönemde görülen bir öteki emare ateş basması şeklinde anlatılan ani vücut sıcaklığı değişikliğidir. Yüz kızarması ve gece terlemesi de bu duruma eşlik edebilir. Bu zamanda ciddi değişiklik yaşayan organlardan bir diğeri ise vücudun en büyük organı olan cilttir. Cildin epidermis olarak adlandırılan en üst tabakası premenopoz dönemiyle beraber incelmeye adım atar ve deride gevşeme, kılcal damarlarda belirginleşme, cilt yaralarının iyileşmesinde gecikme ve ciltte duyarlılık benzer biçimde problemler görülebilir. Üreme sisteminin dönüşümünün başlangıcı ile vücutta hormonal değişimler de meydana gelir.”

Bu zamanda hormon düzeylerinde meydana gelen ani değişikliklerin uyku düzensizliği, sinirlilik hali, depresif duygu durumu, hafızada zayıflama ve dikkat dağınıklığına, duygudurum dalgalanmaları benzer biçimde psikosomatik rahatsızlıklara yol açabileceğini belirten Dr. Öğr. Üyesi Öndeş, bu durumların ciddi sonuçlar doğurabileceğini söylemiş oldu, bunun önüne geçmek için premenopoz dönemindeki bayanların süreç hakkında doğru bilgilendirilmesini önerdi ve gerekirse ustalaşmış desteğe başvurmalarını sözlerine ekledi.

Menopoz esnasında yaşanmış olan problemler

Bu zamanda meydana gelen sorunları çoğunlukla premenopozoal dönemde yaşanmış olan belirtilerin devam etmesi şeklinde açıklayan Dr. Öğr. Üyesi Öndeş, “Bayanların ortalama yüzde 75’inde sıcak basması ve gece terlemesi şikayetleri menopoz döneminde de devam eder ve bu durum sıklıkta uykusuzluk problemine neden olur. Menopoz dönemindeki bayanların yüzde 53’ünde uykusuzluk görülür” dedi.

Dr. Öğr. Üyesi Banu Öndeş, “Hem üreme hem de genital sistemlerde meydana gelen bu köklü değişim döneminde sık idrara çıkma ihtiyacı, idrar yaparken yanma ya da hastalık hissi, stres inkontinansı olarak tanımlanan öksürme, hapşırma benzer biçimde durumlarda idrar kaçırma, vajinal kuruluk ve ilişki esnasında ağrı benzer biçimde ürogenital problemler gelişebilir” dedi.

Tüm bu problemlerin, alanında uzman hekimler tarafınca bütüncül olarak ele alınmasını vurgulayan Dr. Öğr. Üyesi Öndeş, bilhassa idrar kaçırma ve vajinal kuruluk benzer biçimde problemlerin kişinin gövde algısını ve özgüven düzeyini etkileme riski açısından ciddi problemler bulunduğunu belirtti.

Sıhhatli menopoz iyi mi olmalı?

Dr. Öğr. Üyesi Öndeş, sözlerine şu şekilde devam etti: “Menopozla beraber vücutta meydana gelen değişimler hormon, mineral benzer biçimde bazı maddelerin yitirilmesine neden olur. Bu aşamada, sıhhatli bir menopoz süreci için, kaybedilen hormon ve minerallerin dışarıdan takviye ile yerine konması şeklinde meydana gelen replasman tedavileri tercih edilebilir. Bu tedavi yöntemi ile zayıflayan kemik dokusu güçlendirilebilir, sıcak basması ve gece terlemesi benzer biçimde yaşam standardını etkileyen rahatsızlıklar giderilebilir ve bilhassa menopoz döneminde artık gösteren kalp-damar hastalığı benzer biçimde ciddi kronik hastalıkların meydana gelme riski azaltılır.”

Menopozu hem fizyolojik hem de zihinsel bir süreç olarak ele almanın tedavi seçeneklerini doğru belirlemek adına büyük ehemmiyet taşıdığını ifade eden Dr. Öğr. Üyesi Öndeş, sıhhatli menopoz sürecini oluşturmak için bütüncül bir tedavi planı yapmanın ve hastanın destek ihtiyacı duyduğu mevzuları eksiksiz şekilde ele almanın gerekliliğini altını çizdi.

Dr. Öğr. Üyesi Öndeş, sözlerini şu şekilde tamamladı: “Alanında uzman hekimlerce yapılacak olan genişletilmiş bir tedavi planı ile menopozun fizyolojik ve ruhsal neticeleri iyileştirilirken, osteoporoz ve yüksek kolesterol benzer biçimde ortaya çıkan yeni hastalık riskleri de denetim altına alınır. Bu sayede menopozla yeni bir başlangıç yapmak ve bu süreci ‘gençliğin bir başka süreci’ olarak yaşamak mümkündür.”

 

3 Yorumlar
  1. SENA diyor

    ilginç bir haber

  2. NİLAY diyor

    Isparta merkezden ben NİLAY. Selam herkese web siteniz gerçekten mükemmel, twitter da paylaştım 23-11-2022 07:33:23

  3. FATİH diyor

    esaslı bir haber olmuş

Cevap bırakın

Bu web sitesi deneyiminizi geliştirmek için çerezleri kullanır. Bununla iyi olduğunuzu varsayacağız, ancak isterseniz vazgeçebilirsiniz. Kabul etmek Mesajları Oku

Gizlilik ve Çerez Politikası