Öğretim Üyesi Mustafa Yücel Boz, 50 yaş üstü her 2 erkekten birinde görülen iyi huylu prostat büyümesine karşı önemli uyarılarda bulundu. Öğr. Üyesi Prof. İyi huylu prostat büyümesi olan hastalarda; idrara çıkmada güçlük, zayıf ve kesikli idrara çıkma, idrarı tam olarak boşaltamama hissi, sık idrara çıkma, ani idrara çıkma, gece idrara çıkma, idrar kaçırma şeklinde olabilir.
PROSTAT KANSERİNİN BELİRTİLERİ GİBİ
Erkeklerde prostat büyümesine karşı diyet ya da egzersizle özel bir önlem alınamayacağını kaydeden Dr. Öğretim Üyesi Boz, “Yaşlanma nedeniyle 50 yaşından sonra neredeyse her iki erkekten biri bu sorunları az ya da çok yaşıyor olabilir. Bu duruma dikkat etmeniz gerekiyor. Aslında prostatın iyi huylu büyümesi ve prostat kanseri belirtileri idrara çıkma zorluğu şeklinde birbirine benzer. Prostatın iyi huylu büyümesini prostatın muayenesinden ve kanda PSA yükselmesi olup olmadığından yola çıkarak prostat kanserinden ayırabiliriz. Verilen ilaçlarla düzelme olmazsa, kişinin şikayetleri veya işeme testinde düzelme olmazsa ameliyat önerebiliriz. BPH tedavisinde HOLEP, THULEP ve BİPOLEP yöntemleri en güncel ve etkili tedavi yaklaşımları olarak ön plana çıkmaktadır.
GÜNCEL 3 YÖNTEM İLE TEDAVİSİ MÜMKÜNDÜR
Öğretim Üyesi Mustafa Yücel Boz, güncel tedavi yöntemlerini şöyle anlattı:
“HOLEP, THULEP ve BIPOLEP yöntemleri prostatın iyi huylu büyümesinde en etkili yöntemler olarak öne çıkıyor. HOLEP ve THULEP yöntemleri birbirine benzer. Bu yöntemler arasında kullanılan lazer kaynağı farkı vardır. BİPOLEP yönteminde enerji kaynağında farklılık vardır. HOLEP yöntemini anlaşılır terimlerle anlatacak olursak, prostatı bir portakala benzetecek olursak, kabuk ile dilimler arasındaki alanı o kadar net bir şekilde açmamızı sağlar ki çok az kanama olur. Özellikle kanama açısından birçok avantajı vardır. Büyümüş prostatı etkili bir şekilde tedavi edebiliriz. Tekrarlama olasılığı da standart prostat ameliyatlarına göre çok düşüktür. HOLEP ve TULEP yöntemleri teknik olarak aynıdır, sadece kullanılan lazer enerjisi farklıdır. HOLEP yöntemi, daha düşük kanama riski ile vücutta herhangi bir kesi yapmadan büyük miktarda doku alınmasına olanak sağlar. HOLEP yöntemi, cerrahi tedavi gerektiren prostat hacmi yüksek olanlar başta olmak üzere tüm BPH hastalarına uygulanabilir. Anestezi değerlendirmesinin ardından işlem lomber veya genel anestezi altında yapılabilir. Hastalar postoperatif 1. veya 2. gün kateter çıkarılarak ve hastanın idrar akışı izlenerek taburcu edilebilir.
HASTA RAHAT BİR AMELİYAT GEÇİRİR
Öğretim Üyesi Mustafa Yücel Boz, değerlendirmelerine şöyle devam etti:
“Prostat ameliyatından sonra oluşabilecek en önemli komplikasyonlardan ikisi vardır. Üriner darlık gelişebilir. Bu olasılık yaklaşık %5’tir. İdrar kaçırma sorunu da olabilir. Bu durumda oldukça nadirdir. Negatifler bunlar. Buna göre ilaç tedavisine cevap vermeyen ve rahatlayamayan hastalara yani cerrahi endikasyonu olan hastalara prostat cerrahisi yöntemleri uygulanmaktadır. Ameliyat süresinin kısa olması, kanama ihtimalinin düşük olması ve ameliyat sonrası kalış süresinin kısa olması HOLEP yöntemini cazip kılmaktadır. Ameliyat sonrası kateter çekildikten sonra hasta idrarını yapar ve taburcu edilir.