ABD, Avrupa ve Türkiye’de meydana getirilen araştırmalara gore adamların yüzde 20 ila 70’inde erektil disfonksiyon problemlerinin göründüğünü söyleyen OFM Antalya Hastanesi Kalp ve Damar Hastalıkları Uzmanı Dr. Ömer Görkem Göldağ, “Erektil disfonksiyon problemi bir öteki adıyla erektil disfonksiyon, cinsel performans ic¸in lüzumlu ereksiyonun yeterince sagˆlanamaması yada su¨rdu¨ru¨lememesi hali olarak tanımlanır. Yas¸am standardını etkileyen o¨nemli bir sagˆlık sorunudur ve kalp ve damar hastalıgˆı olanlarda sık go¨ru¨lu¨r. Yas¸, şeker hastalığı, hipertansiyon, aşırı kiloluluk, kolesterol bozuklukları, sigara ic¸me, hareketsiz yas¸am seçimi, ailede erken yas¸ta (erkeklerde 55 yas¸, hanımlarda 65 yas¸ o¨ncesi) kalp ve damar hastalıgˆı hikayesi olması, kalp ve damar hastalıgˆı ic¸in risk fakto¨rleridir. Dolayısıyla bu risk fakto¨rlerinin denetim edilmesi ve tedavisi, erektil disfonksiyonu da engeller” diye konuştu.
“Aldığınız ilaçlar kalp krizini tetikleyebilir”
Kalp ve Damar Hastalıkları Uzmanı Dr. Ömer Görkem Göldağ, erektil disfonksiyon rahatsızlığı yaşayan hastaların yaşadıkları hastalıktan bağımsız olarak EKG, EKG, EFOR testi ve öteki ileri testler ile durumlarının değerlendirilmeleri gerektiğine dikkat çekti. Yüksek riskli kalp hastalarında cinsel aktivite ve erektil disfonksiyon tedavisinin uzayacağına dikkat çeken Dr. Göldağ, “Erektil disfonksiyon bozukluğu tedavisinde kullanılan ilaçların mühim bir kısmı kalp ilaçları ile etkileşerek kalp krizi ve ritim bozukluğu ile ani ölüm riskini dahi artırabilmektedir. Tüm bu nedenlerle erektil disfonksiyon problemi olan kişilerin kalp ve damar hastalıklarının da olabileceğini, kalp ve damar hastalıklarının tedavisinin erektil disfonksiyon problemini düzeltebileceğini, ek olarak erektil disfonksiyon bozukluğunda kullanılan ilaçların kalp ve damar sağlığı açısından dikkatle kullanılması icap ettiğini bilmeleri ve bir Kalp ve Damar Hastalıkları uzmanına muayene olmalarını önermekteyiz” ifadelerini kullandı.
“Hastalar derdini anlatmaya çekiniyor”
Erektil disfonksiyon problemi yaşayan ve bu yüzden üroloji doktorlarına başvuran hastaların çoğunun bu bilgiden yoksun bulunduğunu söyleyen Dr. Göldağ, “Cinsel aktivite bozukluğu yaşayan hastaların büyük bir çoğunluğu, erektil disfonksiyon sorunlarını doktora anlatmaktan çekiniyor. Üroloji doktoruna başvuran hastalar da üroloji doktorlarına kalp hastalıklarından bahsetmiyor. Bazı hastalar kalp rahatsızlıklarının da bilincinde olmayabiliyorlar. Dolayısıyla tabip ve hasta arasındaki bu yazışma bozukluğu, tedavinin uzamasına yada hastanın almış olduğu ilaçların kalp krizini tetiklemesine niçin olabiliyor. Bu mevzuda yaşanmış oldukça sayıda örnekleri duyuyoruz. Erektil disfonksiyon problemini yaşayan yada tedavisi uzayan hastaların üroloji doktorlarının yanı sıra kalp ve damar hastalıklarına başvurmasının dirimsel derecede mühim bulunduğunu bilmeleri gerekiyor” dedi.
teşekkürler