Beslenme ve Diyetetik Bölüm Başkanı Doç. Dr., popüler diyetlerin başarısız olmasının nedeninin uygulanabilir olmaması olduğunu söyledi. Dr. Müge Arslan, şunları söyledi: “Hazırlanan her diyet, her beslenme listesi bireyin parmak izi gibi olduğundan o kişiye özeldir. “Bireye özel olmayan listeler olmalı.” Dedi.Üsküdar Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölüm Başkanı Doç. Dr. Müge Arslan, hızlı kilo verme ve sert diyetlerin problemini analiz etti.“Dengesiz beslenmeye dayalı zayıflama listeleri de obeziteye yol açıyor.”Yrd. Enerjinin, makro ve mikro besinlerin yani karbonhidrat, protein ve yağların vücudun ihtiyaç duyduğu miktarlarda sağlanmasıdır. İnsanlar çok kısa sürede hızlı bir şekilde kilo vermeyi hedeflediğinde çok yanlış diyetlere başvuruyorlar. Kilo verme hedefiyle başladıkları bu süreç tam tersi etki yaparak çok fazla kilo almalarına neden olur. “Yetersiz ve dengesiz beslenmeye dayalı yanlış listeler ve kilo verme listeleri de obeziteye yol açıyor.” dedi.“Ağır beslenme ve dengesiz beslenmeye paralel olarak sistem bozuklukları ortaya çıkabiliyor.”Sosyal medyada diyetlerle ilgili ciddi bir bilgi kirliliğinin bulunduğunu kaydeden Doç. Dr. Müge Arslan, birçok kanaldan diyetisyenlere ulaşılabildiğini ancak bu alanda eğitimi olmayan kişilerin yanlış bilgi verdiğini belirterek, “Sistem olabiliyor. Şiddetli yetersiz beslenme ve dengesiz beslenmeye paralel olarak birçok hastalık sorunu ortaya çıkıyor” dedi.“Maalesef diyet bir pazar haline geldi…”“Beslenme tarihine baktığımızda her dönemde popüler diyet listeleri ön plana çıkıyor.” dedi Yrd. Müge Arslan şöyle devam ediyor: “Taş Devri diyeti vardı, sonra kan grubu diyeti geldi. Hollywood diyetleri, Kore diyetleri… Gelecekte de devam edecek. Nereden? Çünkü maalesef diyet bir pazar haline geldi. İnsanların bu konuda bilgi eksikliği, kilo verme sürecinin ne olduğu konusunda bilgi eksikliği, hızlı ve geçici çözümlere yönelme eğilimleri bu diyetleri popüler hale getirmiştir. Bunların hiçbirini önermiyorum. Çünkü bu diyetlerin hepsi isimleri değişse de aynı temele dayanıyor. Tek bir besin grubuna, yetersiz ve dengesiz beslenmeye dayanır. “Kore diyeti… kesinlikle tavsiye edilmiyor…”Örneğin; Kore diyeti olarak adlandırılan diyet, sıvı ve meyve ve sebzelere dayalı bir diyettir veya protein bazlı diyetler vardır. Bunların hiçbiri sağlık açısından kabul edilebilir diyetler değildir. Kesinlikle önermiyoruz. Önemli olan yeterli ve dengeli beslenmeyle sağlıklı bir şekilde kilo vermektir. Popüler diyetlerin başarısız olmasının nedeni uygulanabilir olmamalarıdır. Her diyet, hazırlanan her beslenme listesi bireyin parmak izi gibi olduğundan o kişiye özeldir. Kişiye özel olmayan listeler olmalı. “Sağlıklı beslenme dediğimiz şey aslında öğün atlamadan yemek yemektir.”Sağlıklı beslenme takıntısı Ortoreksiya…Müge Arslan, son derece sağlıklı beslenme takıntısı olan Ortoreksiya adı verilen hastalığa dikkat çekerek, şunları söyledi: “'Şu kadar gram karbonhidrat yedim, şu kadar yağ var' diyerek bunu bir hastalığa dönüştürme süreci. İçeride bunu yapmamalıyım' diyerek ortoreksiyaya geçiş yapıyor. Bunun ilerleyen aşamalarında vücudunun şeklinden hoşlanmadığı bir pozisyon var. Her ne kadar sağlıklı bir vücuda sahip olsa da görmeye başlıyor. Aynada kendini aşırı kilolu olarak görüyor. İşte o zaman anoreksiyaya doğru kayma oluyor. Sonra daha da sağlıksız bir süreç başlıyor.”Ekmeksiz liste doğru mu?Doç. kilo alma korkusuyla cezaevi hayatı yaşamanın doğru olmadığını vurguladı. Müge Arslan, yeterli ve dengeli beslenmede karbonhidrat, protein ve yağların yer aldığı listelerin bulunduğunu, ekmeğin de bir karbonhidrat türü olduğundan ekmeksiz bir listenin söz konusu olamayacağını söyledi. Doç. Dr. Müge Arslan, “Ekmeğin türü çok önemli. Glisemik indeks kavramı söz konusu olduğundan beyaz ekmeği önermiyoruz. Şeker oranı yüksek yiyecekler tavsiye edilmez. Ancak ekmeksiz bir listeyi kesinlikle önermiyoruz. Bunları doğru bulmuyoruz. Ekmek olabilir ama miktarı önemli. Ekmek yemediğini söyleyen kişiye zorla ekmek verilmesi doğru değildir. Onun da benzerleri var. Çorba ya da pilav da yiyebilirsiniz ama biz bulgur pilavını tercih ediyoruz. Yalnızca tek tek yiyecek gruplarının ve yasakların listeleriyle bu kadar ileri gidebilirsiniz ve kilo kaybı, kilo kaybı değil, su kaybı anlamına gelir. Sonra bol miktarda alınır.” Açıkladı.Kan şekeri dengesi önemli!Doç. ayrıca posa içeriği yüksek, tahıl bazlı ekmekleri tavsiye ettiklerini kaydetti. Dr. Müge Arslan, “Tahıllı ekmek olabilir, siyez unundan yapılabilir, çavdar ekmeği olabilir, bu tür ekmeklerde şeker miktarı az olduğu için bu tür ekmeğe ağırlık vermek istiyoruz. Bu nedenle gün içerisinde kan şekerinin dengelenmesi sürecinde destekleyici işlevi daha fazladır.” Dedi.Sert diyetlere dikkat! Doç. Şok diyetlerin kilo değil su kaybına yol açtığını belirtti. Dr. Müge Arslan: “Sauna etkisi gibi düşünün. Saunaya girip çıktığınızda iki kilo verirsiniz ve su kaybı olduğu için kilo verdim diyemezsiniz. Bu, şok diyetlerin etkisidir. Bunlar kısa sürede bu sayıyı hızlı bir şekilde tartıya düşürmeyi hedefleyen şeyler. “Şok diyetler kesinlikle uyulmaması gereken diyetlerdir.” altını çizdi.“Sadece bir öğün yiyerek hayatınızın sonuna ulaşamazsınız.” Yemek yemenin doğru olmadığını belirten Doç. Dr. Müge Arslan: “Kesinlikle hayır, çünkü yaşam süreci metabolik bir süreçten oluşuyor. Günlük yaşamınıza devam edecek enerjiye sahip olmalısınız. Tek bir öğün yemek ve bu enerjik ve metabolik süreçlerin devamlılığını o tek öğünle 24 saat boyunca sürdürmek mümkün değildir ve çok zordur. Bunu yaparsanız arka planda bazı şeyleri bozabilirsiniz. Kahvaltı, öğle yemeği ve akşam yemeği olmak üzere 3 temel öğün tüketilmelidir. Atıştırmalıklar kişinin yaşam tarzına uyarlanarak da hazırlanabilir. “Sadece bir öğün yiyerek hayatınızın sonuna ulaşamazsınız.” dedi. “Bunu yediğimde mutlu oluyorum” diye bir şey yok…Doç. Dr. Müge Arslan, “Beden aslında bir makinedir, ona verdiğiniz emekle hayatınıza devam edersiniz. “Bu nedenle bu dengeye çok dikkat etmek gerekiyor.” Doç. bilimin beslenme psikolojisine dönüştüğünü belirtti. Dr. Müge Arslan, şunları söyledi: “İnsanlar çok mutlu olduklarında da, çok mutsuz olduklarında da kutlamak için yemek yerler. Bütün bunların temelinde psikolojik faktörler var. Bu mutsuzluk durumundan kurtulmak için genellikle kolay ulaşabildiğimiz besinleri tercih ederiz. Bunlar cips ve çikolata… 'Bunu yediğimde mutlu oluyorum' diyenler var ama hayır öyle bir şey yok, sağlıklı besinlerle bile mutlu olabilirsiniz. Sözlerini şu sözlerle tamamladı: Kaynak: (guzelhaber.net) Güzel Haber Masası
—–Sponsorlu Bağlantılar—–
—–Sponsorlu Bağlantılar—–
—–Sponsorlu Bağlantılar—–